Hierro (2009)

Bir anne, oğlunun kaybolmasının ardından, hayatının en büyük acısı ile uğraşmak zorunda kalır. Acı dolu aylardan sonra, cesedi teşhis etmek için El Hierro adasına geri döner. Ancak burada, onu bekleyen sadece oğlunun yok oluşu değildir. Onunla birlikte, yeni bir sırdan haberdar olur. Bu gizem dolu ada, aşırı korkutucu bir sırrı saklamaktadır: Oğlu, kaybolan tek kişi değildir. Bu derin hüzün ve gerilim dolu hikaye, her bir sahne ile izleyicisinin duygularını alıp farklı yönlerde çekecek bir yolculuğa çıkarıyor. Adada birçok kayboluş vakası yaşanmış, fakat bunların hiç biri çözülememiştir. İzleyici, anne ile birlikte bu çaresiz durumun farkına varıyor ve oğlunu bulma umudunu taşıyan bu acılı kadının hissettiklerini derinden yaşıyor. Film, karakterlerin iç dünyalarını ve yaşadıkları dramı mükemmel bir şekilde aktarıyor. Yalnızca bir annenin değil, bir topluluğun çaresizliği ve korkusunu, bu kayboluşların ardında yatan sırlarını ve bu duruma nasıl bir çözüm bulunabileceğini sorgulatıyor. Özlemini çeken bir annenin, umutla arama, fakat aynı zamanda korku ve çaresizlikle yüzleşme hikayesi bu film. El Hierro adası, kayboluşların ve gizemlerin kol gezdiği karanlık bir dünya olarak izleyicinin karşısına çıkıyor. Bu ada, yer yer izleyiciye gerilim dolu sahneler sunarken, bir yandan da seyircisini hüzün ve umutsuzlukla sarmalıyor. Aynı zamanda bu film, annelik duygusunun gücünü ve bu gücün karanlık bir gizemi çözmede ne denli etkili olabileceğini izleyicisine sunuyor. Her bir sahnesiyle izleyicisini adeta içine çeken bu film, kaybolmuş bir çocuğun annesinin dramını son derece etkileyici bir biçimde aktarıyor.