Ekonomik çöküşün arifesinde, emlak piyasasında deli dolu bir yolculuk yapıyoruz. 2000'li yılların ortasındaki emlak patlamasının getirdiği cinsellik, hırs ve aşırı tüketim, bilgisiz bir mortgage brokerını yutuyor. Ancak bu yetersiz bir özet. Hızlı tempolu bu yolculuk, izleyiciyi özellikle 2000’lerin ortalarında Amerikan emlak sektörünün gösterişli ve kontrolsüz atmosferine sürükleyen bir roller coaster’a benzetilebilir. O dönemin ahlaki değer yargılarının çarpıklığını, maddi hırsın nasıl bireysel etik ve ahlakı yozlaştırdığını gözler önüne serer. Cinsellik, hırs ve aşırı tüketim, bu dönemi belirleyen unsurlar olarak karşımıza çıkar. Ancak bu durumda, filmin kahramanı olarak görülen bilgisiz mortgage brokerı, bu durumun mağduru haline gelir. Tehlikelerle dolu bu yolculukta, brokerın hayatta kalma mücadelesi izleyiciye nefes kesici bir deneyim sunar. Film, 2000'li yılların ahlaki çöküntüsüne dair sert bir eleştiri sunarken, aynı zamanda dönemin sosyo-ekonomik koşullarını ve bu koşulların bireyler üzerindeki etkisini de başarılı bir şekilde yansıtıyor.