Seoul şehir merkezinde patlak veren bir zombi salgınını sona erdirmek için bir araya gelen birkaç grup insanın hikayesine tanık oluyoruz. Filmin merkezinde, ilk andan itibaren seyircisini derinden etkileyen ve sürükleyen, neredeyse apokaliptik bir atmosfer var. Zombi salgınının çaresizliği, üzerimizde bıraktığı hissiyatı hiç hafife almayın; son derece rahatsız edici ve korkutucu.
İnsanların hayatta kalma mücadelesi, bir yandan kendi içlerindeki değer yargılarını sorgulamalarına, diğer yandan da insanlık dışı durumlara karşı büyüleyici bir direnç göstermelerine yol açıyor. Kendi aralarındaki çekişmeler ve farklı arka planlardan gelen karakterlerin etkileşimleri, filmin dramatik yoğunluğunu daha da artırıyor.
Seoul'un sakinleri tarafından yaşanan bu felaket, sadece bir zombi salgınından öte bir sembol haline geliyor; modern toplumun kişisel çıkarlar ve bencillikle nasıl kendi kendini yok edebileceğinin bir göstergesi.
Karakterlerin umut, direniş ve hayatta kalmak için verdikleri amansız mücadele, bu kaotik ve korkutucu atmosferde inanılmaz bir direniş örneği olarak karşımıza çıkıyor. Yani eğer bir zombi salgını filmi arıyorsanız ve bu filmi izlerken aynı zamanda insan doğasının karanlık yüzlerine de bir göz atmak isterseniz, bu film tam size göre olabilir.
