Film kahramanımız, beklenmedik bir iş seyahatine çıktığında kendisini fantastik bir şehirde buluverir. Bu şehir, bizim dünyamıza oldukça benzer; fakat burada, günlük yaşamın gizli absürdlüğü artık apaçık hale gelmiştir. Her şeyden önce, oyuncunun bu şehire adım atar atmaz başına gelenler ve karşılaştığı fantastik unsurlar, izleyiciyi adeta bir rüyanın içerisine çekiyor. Şehirde dolaşırken, bizim günlük yaşamımızda neredeyse görmezden geldiğimiz ya da farkında bile olmadığımız absürd durumların bu şehirde alelade görüldüğüne şahit oluyoruz. Burada, günlük yaşamın her yönü, kendi içerisinde bir çelişki yaratıyor ve bu çelişki, filmdeki fantastik atmosferi daha da belirginleştiriyor. Kahramanın şehirdeki ilerleyişi, aslında izleyenlere kendi hayatlarına dair bir bakış açısı sunuyor. Belki de bizler de kendimize çok benzer görünen ancak hayatın tuhaflıkları ile dolu bu şehirde kaybolmuş durumdayız. Bu film, farkında olmadan yaşadığımız absürdlükleri apaçık bir şekilde gözler önüne seriyor ve izleyeni, kendi yaşamını sorgulamaya teşvik ediyor. Gündelik yaşamın bize sunduğu tuhaf, karmaşık ve çelişkili durumlar, kahramanın karşılaştığı olaylar ve bu fantastik şehrin içerisinde farkında olmadan kayboluşu ile birleşince, film sadece bir fantastik yolculuk değil, aynı zamanda bir kendini arama ve anlamlandırma hikayesi haline geliyor.